Erkek Kardeş Lawrence 1600'lerde bir manastırda yaşayan basit bir keşişti. Cok bilinen işleri Tanrı sevgisiyle yapmasıyla –patates soymak, bulaşık yıkamak vb.– ve Tanrı’nın varlığını asla aklından çıkarmamasıyla ünlendi. İşi de dahil olmak üzere tüm yaşamı boyunca Tanrı'yı sürekli olarak odak noktası yaptı.
Tanrı'nın Varlığının Uygulaması, milyonlarca kişi tarafından okunan çok kısa bir kitaptır. Kitap, erkek Kardeş Lawrence'ın röportajlarını ve mektuplarını içerir. O şöyle yazar: “Kutsallaşmamız, işlerimizi değiştirmeye değil, genellikle kendimiz için yaptığımız şeyleri Tanrı adına yapmamıza bağlıdır.”
► İş nedir? İş sadece istihdam mı – bir şey yapmak için işe alınmak mı?
İş istihdamı içerir, ancak aynı zamanda kendimize ve başkalarına bakmayı, sahip olduğumuz şeylerin yönetimini, bir şeyler üretmeyi, kâr için iş yapmayı ve başkalarına özgürce yardım etme görevlerini de içerir.
► Bir Hristiyan çalışmalı mı? Neden?
Birçok insan, çalışmak zorunda kalmayacak kadar paraya sahip olmanın harika olacağını düşünür. En keyifli hayatın serbest olarak geçirecekleri hayat olacağını düşünürler.
Kutsal Kitaptaki İş Anlayışı
Tanrı'nın dünyayı başlangıçta nasıl tasarladığını bir düşünün. Dünya mükemmeldi. Tanrı'nın yarattığı ilk insanlar için mükemmel bir ortamdı. Tanrı ilk insanlara iş verdi. Tanrı dünyayı tüm insan ihtiyaçlarını iş olmadan karşılayacak şekilde tasarlayabilirdi, ama yapmadı. Tanrı, insanlar için en iyi yaşamın çalışmayı iceren bir yasam olduğunu biliyordu.
Tanrı, işimizin ilişkilerimize dahil olmasını planladı. İnsanlar, birbirlerine bağlı olmayı, işbirliği yapmayı, birbirleri için güvenilir olmayı, güçlü yönleri kullanıp zayıf yönleri olan başkalarına yardım etmeyi, zorluklarla birlikte mücadele etmeyi, anlaşmazlıkları çözmeyi, hataları düzeltmeyi, eğitilmeyi ve başkalarını eğitmeyi öğrenmelidir.
Tanrı, insanlara yeryüzünü yönetme, kontrol altına alma ve kendi görkemi için geliştirme yetkisi ve sorumluluğu verdi. Bu görev, tarımın gelişmesine, hayvanların yetiştirilmesine, topraktan madenlerin çıkarılmasına ve teknolojinin gelişmesine yol açmıştır.
Tanrı bizi doğanın geri kalanının üzerinde yarattı çünkü içimizde O'nun doğasından bir şeyler var. Mezmur 8:6-8 diyor ki:
“Ellerinin yapıtları üzerine onu egemen kıldın, her şeyi ayaklarının altına serdin; davarları, sığırları, yabanıl hayvanları, gökteki kuşları, denizdeki balıkları, denizde kıpırdaşan bütün canlıları.”
İlk günah nedeniyle dünya değişti ve iş, Tanrı'nın orijinal tasarımında olmayan birçok zorluk ve hayal kırıklığını içerir oldu. Ancak, Tanrı'nın bizi çalışmaya ihtiyaç duyacak şekilde yarattığını anlamalıyız.
Bizim işimiz Tanrı'nın yaratma işine benzer. Çalışmak, insanın çevresini yeniden şekillendirme yöntemidir. Çalışmanın tek amacı geçimini sağlamak değildir. İnsanlar çevrelerini değiştirme içgüdüsüne sahiptir. Evlerini iyileştirmeye çalışırlar. Çöpleri atmaya çalışırlar. Artık çalışmak istemeyen bir kişi, çevresini değiştirme arzusundan ve yeteneğinden vazgeçmiştir. İnsanı insan yapan bir parcadan vazgeçiyor.
► Bakımı yapılmamış bir ev veya bahçe gördüğünüzde ne düşünürsünüz?
İnsanın yaratmaya, planlamaya, organize etmeye ve üretmeye -çalışmaya- yönelmesi, insandaki Tanrı görüntüsünün bir parçasıdır. Bu nedenle Hristiyan için tüm işler kutsaldır. Rab'bi hoşnut etmek için yapıldığında tüm işler bir tapınma eylemidir (Koloseliler 3:17, 23). İsa, Babasının çalıştığını ve bu nedenle kendisinin de çalıştığını söyledi (Yuhanna 5:17).
Çalışmayı hasta olduğunuzda ilaç almak gibi hoş olmayan bir zorunluluk olarak düşünmemelisiniz. Çalışmak sadece hayatta kalmak için gerekli bir şey değildir. Bu, Tanrı'nın insanlık için tasarısının bir parçasıdır.
2 Selanikliler 3:10 çalışmamız gerektiğini söyler: " Hatta sizinle birlikteyken şu buyruğu vermiştik: “Çalışmak istemeyen yemek de yemesin!”
İşimiz önemsiz görünüyorsa ne yapmalıyız? Mahatma Gandhi, “Yaptığınız şey önemsiz görünebilir, ancak en önemlisi, sizin onu yapmanızdır” dedi. Yerleri süpürmek için tutulmuş bir adam düşünün. Bu önemsiz bir iş gibi görünebilir, ancak o önemli bir seçim yapıyor. Her gün işe gittiğinde, zamanını boş boş, kimseye değer vermeden geçirmek yerine bunu yapmayı seçiyor. Arkadaşları veya ailesi üzerinde bir parazit olmaktansa kendini desteklemek için sorumluluk almayı seçiyor. Belki bir eş ve çocukları var ve onları yardım aramaya zorlamak yerine, kendisine güvenenlerle o ilgileniyor . Tüm bu düşünceler, işin kendisinin önemsiz görünse de, onu yapmayı seçmesinin önemli olduğunu anlamamıza yardımcı olur.
Gerçekten çalışamayan çok mu insan var? Hayır. Bir kişi ücret karşılığı çalışmak için istihdam edilemese bile, muhtemelen başkalarının ihtiyaçlarını karşılamaya yardımcı olmak için bir şeyler yapabilir.
Bir Hristiyan, kendisi ve başkaları için sorumluluğu olduğu için çalışmalıdır. Bir kişi, kendisinin elinden geleni yapmaya istekli değilse, başkalarının ihtiyaçlarını karşılamasını beklememelidir.
Bir inanan önce ailesine karşı sorumludur. “Kendi yakınlarına, özellikle de ev halkına bakmayan kişi imanı inkâr etmiş, imansızdan beter olmuştur.” (1 Timoteos 5:8).
Kutsal Kitap’ta inanana başkalarının ihtiyaçlarını karşılayabilmesi için çalışması emredilir. “Hırsızlık eden artık hırsızlık etmesin. Tersine, kendi elleriyle iyi olanı yaparak emek versin; böylece ihtiyacı olanla paylaşacak bir şeyi olsun.” (Efesliler 4:28). Hırsızlık yapan ile bir şeyi karşılıksız alan kişi ve vermek için çalışan kişi arasındaki karşıtlığa dikkat edin. Hristiyan sadece çalmayan değil, vermek için çalışan kişidir.
Kimse tarafından işe alınmasanız bile yapacak iş bulabilirsiniz. Yardımcı olmanın ve başkalarının ihtiyaçlarını karşılamanın yollarını bulun. Bu şekilde yaşamak, hiçbir şey yapmamaktan ve kimsenin size yardım etmemesinden şikayet etmekten daha iyidir.
Inanan, kendisinin ve ailesinin geçimini sağlamak ve ihtiyacı olanlara verebilmek için çalışmalıdır.
Tanrı'nın Alışılagelmiş Şekilde Ihtiyaçlarımızı Karşılama Yolu
► İhtiyaçlarını karşılamak için çalışmayacağını çünkü Tanrı’ya dayandığını söyleyen birine ne dersiniz?
Bir yaz sonunda arka bahçenize girdiğinizi ve büyük bir bölümünde domates, mısır, fasulye ve diğer sebzelerin yetişmiş olduğunu gördüğünüzü ve bunların size uzun süre yetecek kadar olduğunu hayal edin.
Bu bir mücize gibi mi görünüyor? Geçen yaz binlerce insanın başına geldi. Arka bahçelerine girdiler ve büyüyenlerin hepsini ve hatta daha fazlasını buldular. Ama hayret etmediler, hatta şaşırmadılar, çünkü birkaç ay önce toprağı işlemişler, sonra içine tohum ekmişler, sonra aylarca sulanıp yabani otlarının temizlendiğinden emin olmuşlardır. O yüzden büyüyen bir mahsul bulduklarında, bu sadece bekledikleri birşeydi.
"O zaman bu bir mücize değildi" diye tepki verebilirsiniz. Ama Tanrı milyonlarca bitki yarattı ve insan asla bir tane yaratmadı. Mezmur 104:14 şöyle der: “ Hayvanlar için ot, İnsanların yararı için bitkiler yetiştirirsin; insanlar ekmeğini topraktan çıkarsın diye.” Tanrı yapar, ama insan, toprağı hazırlayarak, tohum ekerek ve gerektiğinde sulayarak buna hazırlanır.
Birçok insan, Tanrı'nın işinin olağandışı bir şey, doğal yasanın bir istisnası yani aynı İsa'nın iyileştirdiği veya güneşin durduğu zamanlarda ki gibi olduğunu düşünür. Öyleyse bu manada bitkilerin büyümesi mücizevi değildir, çünkü bu sıradandır.
Ancak bir mücize dilemekle, çoğu zaman Tanrı'nın işini yapmada kullandığı normal yolu görmezden geliriz. Bugün arka bahçelerine giren ve yiyebilecekleri büyüyen bir şey bulamayan milyonlarca insan vardır. Tanrı'nın yiyecek üretme yöntemine katılmadılar. Besinlerin büyüme süreci, Tanrı'nın normal çalışma biçiminin sadece bir örneğidir. Örneğin, Tanrı'nın ihtiyaçları karşılamasının normal yolu, insanın çalışması aracılığıyladır. Süleymanın Özdeyişleri 14:23 bize "Her emek kazanç getirir..." diye öğretirken, Süleymanın Özdeyişleri 19:15 bizi "...Haylaz kişi de aç kalır." diye uyarır.
Tanrı'nın kendileri için bir şeyler sağlamasını dileyen insanlar var, ancak çalışma fırsatlarını reddediyorlar çünkü bu fırsatlar yapmak istedikleri şeyler değil.
Ya çalışmaya istekliyseniz ama sizi işe alacak birini bulamadıysanız? Başkalarına yardım etmek için yapabileceğiniz işler vardır ve bu çalışma sayesinde bazı ihtiyaçlarınız karşılanabilir. Eğer işsizseniz, zamanınız var. Neden etrafınıza bakıp başka birine yardım etmek için neler yapabileceğinizi bulmuyorsunuz?
İşsiz olan ve her gün saatlerce oturup hiçbir şey yapmadan vakit harcayan bir insanı düşünün. Gerçekten onun yapabileceği değerli bir şey yok mu? Onun mahallesinde yardıma ihtiyaç duyan insanlar var. Bahçesinde ve sokakta temizlenmesi gereken çöpler var. Yiyecek yetiştirmek için ekilebilecek toprak var. Okuyabileceği ve bilgisini artırabileceği kitaplar olabilir. Dua edebileceği birisi var. Oturup hiçbir şey yapmayan kişinin bir çalışanı vardır, o kendisidir ve çalışanı üretmiyor veya gelişmiyor. O, kendisinin iyi bir işvereni değil, bu yüzden muhtemelen başkalarını yönetme fırsatı bulamayacak.
Çoğu zaman ve yerde, çoğu insan birileri tarafından işe alınmaz. Karşılıklı alıp vermek için bir şeyler üretirler veya başkalarına bir hizmet sunarlar. Bunların hepsi Tanrı'nın bizim için sağladığı yollardır.
Sorumluluk ve dürüstlük ilkeleri, İsa'nın takipçilerine işlerinde uygulayabilecekleri bazı etik değerler kazandırır.
► Bir Hristiyan, bir işveren için çalışırken Kutsal Kitap ilkelerini nasıl uygulamalıdır?
Yeni Antlaşma, işçilere talimatlar verir. Yeni Antlaşma kitaplarının yazıldığı dönemde birçok işçi köleydi. Bugün bir çalışan, bir köleden farklı olarak bir işe geçme fırsatına sahip olabileceğinden farklıdır. Bu özgürlük onların ise alınma şartlarını kabul etmelerini veya reddetmelerini mümkün kılar. Bununla birlikte, belirli menfaatler için çalışmayı kabul etmişlerse, Kutsal Yazılar tarafından işverende kaldıkları sürece iyi işçi olmaları gerekir.
Yapmak istediğiniz işi seçmekte özgür olmadığınız bir durumda olabilirsiniz. Belki de baskıcı bir durumda çalışmaya zorlanıyorsunuzdur. Hâlâ bir Hristiyanın tavrına sahip olmalısınız. Bazı insanlar, çalışmaya istekli olmadıklarını göstermek istedikleri için zorlandıklarında yavaş ve kötü çalışırlar. Bir insan bunu yaptığında özgür olmadığını göstermektedir. Özgürce hareket etmek istiyorsanız, neşeyle çalışmalı ve işi iyi yapmalısın. Böyle çalıştığınızda, özgürce hareket ediyorsunuzdur çünkü kimse sizi buna zorlayamaz.
Kimse sizi işe almadıysa, kendiniz kendinizin amirisinizdir. Kendiniz için nasıl bir çalışan oldunuz?
Efesliler 6:5-8 - Sorumluluk İlkesi
► Bir öğrenci grup için Efesliler 6:5-8'i okumalıdır. Bu pasajın anlamını tartışın, ardından gözlemlerinize eklemek için aşağıdaki listeye bir bakın.
Efesliler 6:5-8'den bazı uygulamalar:
1. Bir işçi, işverenine yalnızca izlendiğinde değil, her zaman itaat etmelidir. Bu aynı zamanda, denetlenmesinin muhtemel olmadığını bildiği ayrıntıları da ihmal etmemesi gerektiği anlamına gelir ("...sadece görüldüğü için değil..").
2. Bir işçi, sanki Tanrı için çalışıyormuş gibi ("...Mesih'in hizmetkarları olarak, Tanrı'nın isteğini yerine getirerek...") yaptığı işin kalitesini ve titizliğini korumalıdır.
3. Bir işçi, işinde sadakatinden dolayı Tanrı tarafından kutsanacaktır ("Aynısını Rab'den alacaktır...").
Titus 2:9-10 - Dürüstlük İlkesi
► Bir öğrenci grup için Titus 2:9-10'u okumalıdır. Bu pasajın anlamını tartışın, ardından gözlemlerinize eklemek için aşağıdaki listeye bir bakın.
Titus 2:9-10'dan bazı uygulamalar:
1. Bir işçi, işvereninin talimatlarına verdiği yanıtta saygılı olmalıdır ("...ters cevap vermeme..."). Bir işçi, işvereni hakkında diğer işçilere saygısızca konuştuğunda ortaya çıkan sonuçlar nelerdir?
2. Bir işçi, daha fazla ücreti hak ettiğini düşünse bile işvereninden çalmamalıdır ("...hırsızlık yapmama...").
3. Sadık çalışma, Müjde için bir tanıklıktır; sadakatsızlık, müjde için bir utanç olur. ("...Tanrı'nın öğretişini çekici kılsınlar diye...").
► Bazı kişilerin işlerinde dürüst olmamasına ilişkin bazı örnekler nelerdir? Bir Hristiyanın nasıl farklı olması gerektiğini açıklayın.
Titus ve Efesliler'deki kutsal metinler, bir kişinin onu işe alması durumunda nasıl çalışması gerektiği hakkında anlatır. Aynı ilkeler, bir şey inşaa etmek veya bir şeyi onarmak için işe alınan kişi için de geçerlidir. Birinin kendisi için yapmasını istediği işi aynı kalitede o da yapmalıdır. Satmak için bir şeyler yapan bir kişi, alıcıların daha iyi bir şey aldıklarını düşünmelerini sağlamak için kusurları gizlememelidir.
İşe Alımlar İçin İstenen Nitelikleri Geliştirmek
İşverenler bir işçinin hangi niteliklere sahip olmasını ister? Araştırmalar, işverenlerin iş hakkında olumlu bir tutuma sahip insanları istediğini gösteriyor. Güvenilir ve öğrenmeye hazır insanları istiyorlar. İnsanlar, eğitimleri veya yeteneklerinden çok işle ilgili tutumları için işe alınır. Tanrı, Kutsal Yazılarda da daha önce gördüğümüz gibi, işe karşı tutumumuzu da önemser.
Sizi değerli bir işçi yapan nitelikleri geliştirin. Hizmet etmeye hazır olmalısınız. Dürüst, güvenilir ve sabırlı olmalısınız. Bazı işsiz insanlar sadece neye ihtiyaçları olduğunu düşünür. Bir işveren, size yardımcı olmak için sizi işe almaz; kendisine yardım etmeniz için sizi işe alır. Bir işveren için değerli olabilecek türden biri olmanız gerekir.
Bir kişi, "Bunun için para alsaydım, arkadaş canlısı, yardımsever ve dürüst olurdum" diyebilir, ancak işverenler, arkadas canlısı olmayan bir kişiyi işe almaz ve ona arkadaş canlısı olması için para ödemez. Dürüst olmayan birini işe alıp dürüst olması için para ödemezler. İşe almak için arkadaş canlısı, yardımsever ve dürüst bir insan ararlar.
Kilisede işler farklıdır. Birine yardım etmeye istekli olmadan önce o kişinin vermesini veya arkadaşça davranmasını beklemeyiz. Tanrı da size ulaşır ve iyi bir şey yapmadan önce sizi kutsar. Ancak kendi yararınıza, bu lütfa yanıt vermeye başlamanız gerekir. Vermeyi, hizmet etmeyi ve gülümsemeyi öğrenin.
Niteliklerinizi geliştirin. Halihazırda bu becerilere sahip kişilerle çalışarak yeni beceriler edinin. Belki başkalarına bir hizmet sunabilirsiniz. Belki satmak için bir ürün yapabilirsiniz. Belki bir ekin yetiştirebilirsin. Hepsinden önemlisi, size fayda sağlamasa bile başkalarına karşı yardımsever bir tutum sergileyin. Tanrı hizmetinizi bereketler.
Hizmet etmek ne demek? Hizmet etmek, yeteneklerinizi, zamanınızı ve enerjinizi bir başkasının yararına kullanmaktır.
Bir işveren için çalışıyor olsanız da olmasanız da hizmet, bazı hak ve ayrıcalıklarınızı bir kenara bırakmanızı gerektirir. Örneğin, başkaları için çalışıyorsanız, sabahları istediğiniz kadar geç uyuyamayabilirsiniz ve iş zamanınızı yapmak istediğiniz şeyi yaparak geçiremezsiniz. Hayatınızın bazı yönlerini işe alındığınız bir amaca teslim ediyorsunuz. İse alınım, giyinme şeklinizi ve diğer insanlara davranış şeklinizi bile etkiler.
Hizmete hazır olmak, birçok fayda sağlar:
1. Bazı ihtiyaçlarınızın karşılanmasıyla sonuçlanan ilişkiler oluşturur. Bu genellikle öngörülemeyen şekillerde olur, bu nedenle mesele sadece sizin için bir şeyler yapabileceklerini düşündüğünüz insanlara yardım etmek değildir.
2. Size kilisede, Mesih'in bedeninde değerli bir yer verir.
3. Sizi birinin kiralamak istediği biri yapabilir.
Eger yeni bir zihniyet oluşturmaya başlayabilirseniz – başkalarına hizmet etmenin yollarını arar mısınız? İsa, “Vermek almaktan daha büyük mutluluktur” dedi (Elçilerin İşleri 20:35). Buna gerçekten inanıyor musunuz? İnandığıniz gibi mi yaşıyorsun?
Başkalarının ihtiyaçlarını düşünmek ve tamamen kendi ihtiyaçlarınıza odaklanmamak gibi ruhsal bir ilke vardır (Filipililer 2:4). Pratikte kullanabileceğimiz bir ilke de vardır. Unutmayın, insanları işe alan kişiler bunu genellikle işe aldıkları kişilere yardım etmek için yapmazlar. Birini işe alırlar çünkü o kişinin sahip oldukları bir ihtiyacı karşılayabileceğini düşünürler. Bu nedenle, bir kişi yalnızca birinin kendisi için ne yapmasını istediğini düşünuyorsa, işe alınmaya değmeyebilir.
İnsanlar çalışmaya istekli olduklarında işler ilerler. Bu kazançlar, beklenmedik bir şekilde meydana gelseydi mücize gibi görünürlerdi, ancak Tanrı'nın bu kazançları hayatınıza getirmesinin normal bir yolu vardır.
Tanrı'nın vermeyi sevdiği şekilde yardım alabilmeniz için çalışmaya istekli değilseniz, Tanrı'nın bir mücize yapmasını ummak, dilemek ve hatta dua etmek muhtemelen zaman kaybıdır.
Grup Paylaşımı İçin
► Birisi, bir işveren için iyi çalışmanın Müjde için nasıl bir fırsat yarattığına dair bir hikaye paylaşabilir.
► Birisi, kendi mahallesindeki bir kişiye yardım etmenin, Hristiyanların sahip olduğu ilginin iyi bir göstergesi olduğuna dair bir hikaye paylaşabilir.
► Grup, işsiz bir kişi için mevcut olan iş fırsatları hakkında birlikte fikir paylaşmalıdır.
Dua
Göksel Baba,
Yaratıcı bir şekilde çalışma ayrıcalığı sunduğun için teşekkür ederim. Başkalarına yardım etme fırsatlarını görmeme yardım et. Kendim ve başkaları için sorumluluk almaya çalışırken ihtiyaçlarımı karşıla.
Ailemi destekleyebilmem, kiliseye verebilmem ve ihtiyacı olan başkalarına yardım edebilmem için beni kaynaklarla bereketle.
Tüm sorumluluklarımda dürüst ve güvenilir olmama yardım et. Eğer isteğin buysa, beni daha büyük fırsatlar ve sorumluluklar için hazırla. Bana her zaman sadık olduğun için teşekkür ederim.
Amin
Ders 3 Ödevler
(1) Süleymanın Özdeyişleri şu pasajları inceleyin:
Özdeyişler 6:6-11
Özdeyişler 10:4-5
Süleymanın Meselleri 12:11, 24, 27
Süleymanın Meselleri 13:4, 11
Özdeyişler 14:23
Özdeyişler 18:9
Özdeyişler 20:13
Özdeyişler 22:29
Özdeyişler 24:30-34
Özdeyişler 26:13-16
Bu pasajlardan iş ve tembellik ile ilgili noktaları ve uygulamaları içeren bir sayfa yazın.
(2) Aşağıda listelenen konulardan biri hakkında kısa bir sunum hazırlamak için başka bir sınıf arkadaşınızla birlikte çalışın. (Sınıf lideri her gruba bir konu verir.) Sunumu bir sonraki dersin başında paylaşın.
İş ve insandaki Tanrı imajı
Kendisi ve başkaları için çalışma ve sorumluluk alma
İsa'nın takipçisi bir çalışanın çalışma şekli (Bu sunum Efesliler 6:5-8 ve Titus 2:9-10’a dayanmalıdır.)
Tanrı'nın genellikle insanların ihtiyaçlarını karşılama şekli
SGC exists to equip rising Christian leaders around the world by providing free, high-quality theological resources. We gladly grant permission for you to print and distribute our courses under these simple guidelines:
No Changes – Course content must not be altered in any way.
No Profit Sales – Printed copies may not be sold for profit.
Free Use for Ministry – Churches, schools, and other training ministries may freely print and distribute copies—even if they charge tuition.
No Unauthorized Translations – Please contact us before translating any course into another language.
All materials remain the copyrighted property of Shepherds Global Classroom. We simply ask that you honor the integrity of the content and mission.